Akademik Dünyada Stres ile Nasıl Mücadele Edilir?
Günümüzde herkes çok meşgul durumda, herkesin yapacak yığınla işi var. Bu da doğal olarak stres üreten bir durum. Sayısız deneyler, araştırmalar, sınavlar, tezler, makalelerle uğraşan akademik dünya ise özellikle stres altında. Belki de bu olguya tepki olarak, her gün daha fazla bilim insanı stresin üzerimizdeki etkileri hakkında çalışma yapıyor. Peki, bilim insanlarının kendileri ve öğrencileri bu stresli ortam ile nasıl mücadele edebiliyorlar veya edebilirler?
Rahatlama yöntemleri
2011 yılında yapılan bir akademik araştırma, stres veya endişe oluşturan şeyi yazıya dökmenin kişiyi rahatlattığını göstermiş. Çalışmada, öğrencilerden sınava girmeden önce hızlı bir şekilde neden stresli olduklarını yazmaları istenmiş. Hatta bu yazıların bir tanesi de herkesin içinde okunmuş. Yapılan ölçümler sonucunda da bu egzersizin stresi azalttığı bulgulanmış. Bu bulgular hem lisansüstü öğrencileri hem de uzun bir akademik kariyere sahip profesörler için geçerli. Bu yöntemi hem kendiniz uygulayabilir, hem de öğrencilerinize tavsiye edebilirsiniz. Stresi kağıda dökün ve rahatlayın.
Yukarıdaki yöntem hızlı bir şekilde, anlık olarak stresi azaltan bir yöntem. Fakat gerçek anlamda endişeli ve stresli bir yapıya sahipseniz daha uzun vadeli planlar yapmanız gerekiyor. Örneğin spor! Stresi azaltmanın en iyi yöntemlerinden biri spor yapmak. Onca okuma, ödev, sınav varken spora vakit mi kalıyor diye soruyor olabilirsiniz. Cevabım, evet kalıyor! İlla spor salonlarına gitmeniz gerekmiyor, çıkıp dışarıda 20 dakika bile koşmanız hem zihninizin boşalması hem de fiziksel olarak rahatlamanız açısından iyi bir yöntem. Tabii ki bunu destekleyen bilimsel çalışmalar var.
Bir diğer yöntem de iletişim. Özellikle lisansüstü öğrencilerinin danışmanları ile devamlı iletişimde kalmaları, mentorları ile sürekli diyalog kurmaları önemli. Bu kafanızda oluşan belirsizliği giderir, hangi yolda gitmeniz gerektiğini netleştirir. Çünkü akademik ortamda oluşan stresin en büyük nedenlerinden biri belirsizliktir. Boşuna mı çalışıyorum, araştırmam yeterli olacak mı, doktora konum bana gerçekten uygun mu, bu şartlar altında çalışmamı bitirebilir miyim gibi sorular içinizi kemiriyorsa, bunun bir nedeni kendi iç dünyanıza fazla kapanmanız. Hem danışmanınız hem de arkadaşlarınız ile sürekli iletişim halinde olmak sizi rahatlatabilir.
Araştırmalarınız süresince notlar tutuyor, deneyler yapıyor, gelen geri bildirimleri kaydedip, sonraki çalışmalarınızda daha dikkatli olmaya çalışıyorsunuz. Fakat tüm bunları yaparken planlı hareket ediyor musunuz? Unutmayın plansızlık sizi belirsizliğe sürükler, bu da doğal olarak stres ve endişe yaratır. Hatta yaptığınız hataları tekrar tekrar yapıyorsanız bir de üstünüze bunun stresi biner. Bu yüzden tüm hareketlerinizi planlı yapın. Kendinize aylık veya haftalık planlar hazırlayın ve bunlara mutlaka uyun.
