18

Akademik Bir Araştırmacı Kendinden Bir Marka Yaratabilir Mi?

Markalaşmak deyimi artık kafamızı çevirdiğimiz her yerde bizleri karşılar oldu. Hangi şirket daha iyi markalaşmış, ünlüler kendini nasıl marka yapmış gibi konular haberlerde ve magazin dergilerinde gördüğümüz şeyler. Peki, akademik bir araştırmacı marka olabilir mi?

Sorunun cevabı elbette olabilir, hatta marka olmuş akademisyenler dünyanın farklı yerlerinde bulunmaktadır. Eğer sizin de sağlam bir çalışmanız, iyi dökümante edilmiş konferans notlarınız, endüstride kullanılan kitaplarınız ve araştırmanıza ortak yazar olmak isteyen kişilerin uzun bir listesi varsa, özgeçmişiniz sizi de marka yapabilir.

Değer Algısı
Marka kimliği hakkındaki kurumsal jargonlar, algılanan değerler ve liderlik gibi kavramlar akademik alana çoktan girdi. Kelimeleri buna göre kullanmak da oldukça önemli oldu. Örneğin iyi bir profesör olabilirsiniz fakat marka tasarım sözlüğünde belli bir konuda benzersiz uzmanlığı olan bir düşünce lideri olarak tanımlanırsınız. Pazarlama araştırmalarına göre eğer markanızı kurmak için yeteri kadar çaba sarf etmiyor ve buna özen göstermiyorsanız, bölümünüz veya fakülteniz size bu işi yapması için birini atayabilir. Tabi bunu yapmaları için kendiniz göstermeniz ve iyi bir akademisyen olduğunuzu kanıtlamanız gerekir. Sırf enstitünüzdeki ve alanınızdaki değer algınızı geliştirmek için bile imajınızı dikkatli bir şekilde yönetmek düşünülebilir.

Akademik Markalaşma
Açıkçası akademik bir marka yaratmak iyi bir biyografi yazmaktan veya Linkedin profili oluşturmaktan çok daha öte bir şey. Eğer enstitünüzden cesaret alır ve departmanınızdan ihtiyacınız olan kaynaklar için erken zamanda bir destek alırsanız, akademik kimlik tanımlamak için sorumluluk size ait olacaktır. Özgeçmişiniz sadece bilgileriniz sunulduğu genel bir taslaktır. Bu taslak gerçekten araştırmacı kimliğinizi, alanınızda hangi konumda olduğunuzu ve o alanda olmak için nelere talip olduğunuzu gösteriyor mu?

Markalaşma ilk olarak kendinizi nasıl açıkladığınız ve nasıl algılanmak istediğinizden başlar. Sonuç olarak algılama güzellik gibi bir kavramdır, karşı tarafın aldığı mesajı kontrol edebilmek başarılı bir markalaşmanın işaretlerinden biridir.

Her sefer bir adım atın
Unutmayın ki markalaşmak için profilinizi bir kez oluşturduğunuzda artık geriye dönüş yoktur. Çünkü günümüzde markalaşmak için çalışmanız gereken en önemli mecra internettir ve bu mecraya bir şeyler katabilmek çok kolayken ondan bir şeyler silebilmek bir o kadar zor hatta imkansızdır. Bunun için bir plan yapın ve adım adım uygulayın:

  • Özgeçmişiniz ve standart biyografinizi bir göz atın ve sizi gerçekten doğru bir şekilde yansıtıyor mu karar verin.
  • Web siteniz var mı? Eğer yoksa hemen isminizin hakkını alın ve uygun bir tema ile sitenizi açın. Burada yayınlayacağınız içerikler markalaşmanızın temelini oluşturacaktır. Eski makalelerinizi yayınlamayın. Okuyucularınız ile iletişim kurabileceğiniz ve onların yorum yapabileceği içerikler paylaşın.
  • Sosyal medya hesaplarınız yoksa hemen açın. Linkedin, Twitter, Academia.edu, Research Gate ve Facebook gibi alanlarda mutlaka bulunun. Markalaşmanın en önemli kuralı görünür olmaktır. Bir düşünce lideri olarak anılmak için bu platformlardaki tartışmalara ve içeriklere aktif olarak katkıda bulunun.
  • Profesyonel çevrenizi ve görünürlüğünüzü arttırın. Konferanslara veya TED konuşmalarına katılabilmek ve ulaşacağınız insanların sayısını arttırabilmek için devamlı tetikte olun.
X

Ücretsiz makalelerinizi tükettiniz.

Araştırma yazarlığı ve akademik yayıncılık konusundaki tüm kaynaklarımıza sınırsız erişim sağlamak için ücretsiz üye olun:

  • 320 + blog makaleleri
  • 50+ Web Seminerleri
  • 10+ Uzman podcast
  • 10+ e-Kitap
  • 10+ Kontrol Listesi
  • 50+ İnfografikler